İkinci 100 yıl…
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı ülke sathında sevinçle kutlandı.
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, minnet ve şükran duygularıyla anıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın devlet erkanıyla birlikte Anıtkabir’i ziyaretinde deftere düştüğü şu sözler dikkat çekti:
“…Cumhuriyetimizin ikinci asrını 'Türkiye Yüzyılı' ile taçlandırmakta kararlıyız…”
“…Cumhuriyetimiz hiç olmadığı kadar güvendedir, emin ve ehil ellerdedir…”
***
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli’nin yer aldığı ‘O cumhuriyeti kurdu, biz koruyacağız’ başlıklı paylaşım beğeni topladı.
Bahçeli’nin kutlama mesajındaki “…Emperyalizmin musallat olduğu, bununla mündemiç toplu cinayet ve mezalimlere maruz kalan gönül ve kültür coğrafyalarımızda yaşayan mazlum toplumlar için Türk milletinin geçmişteki kahramanlıkları mutlaka ilham kaynağı olmalıdır…” ifadesi öne çıktı.
***
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaşımı da geniş yankı buldu.
“Cumhuriyet, omuzlarında cepheye mermi taşıyan nenelerimizin son vasiyetidir.
Cumhuriyet, mermisi bitince süngüsünü takarak taarruza kalkan Mehmetçiğin cesaretidir.
Bizim Cumhuriyet’imizin harcında binlerce şehidimizin aziz canı, kahraman gazilerimizin asil kanı var.
Selam olsun Kara Fatma’ya, Şerife Bacı’ya, Gördesli Makbule’ye..
Selam olsun Yörük Ali Efe’ye, Demirci Mehmet Efe’ye, Şahin Bey’e…
Selam olsun Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e
Cumhuriyetimizin 100. yaşı kutlu olsun” ifadelerine yer verilen paylaşımda Bakan Yerlikaya’nın videolu açıklaması takdir topladı.
Yerlikaya’nın video mesajdaki samimiyeti kabul gördü.
***
Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı açısından en ilgimi çeken açıklamalar ise Cumhuriyetimizin Yüz Akı Aziz Sancar’dan geldi.
Övünç kaynağımız Aziz Sancar, Anadolu Ajansı’na verdiği açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:
“(Türkiye Cumhuriyeti) Hem eğitim alanında hem de bilim alanında önemli gelişmeler kaydetmiştir. Fakat bu yeterli değil. Özellikle bilim alanında Batı ülkeleri seviyesinde değiliz, bunu düzeltmemiz lazım. Batı ülkeleri ve Çin ile yarışmamız lazım ve bunu yapacak kapasitemiz var.”
“Türkiye’nin birinci yüzyılında Türkiye’den bahsediyorduk. Ama ikinci yüzyılında bir Türk dünyası var. Sovyetlerin dağılmasından sonra Türk devletleri istiklallerini kazandı ve bize çok yakınlar. Bizim önderliğimizi istiyorlar. Onlarda hem insan potansiyeli var hem doğal kaynaklar var. Onlarla Türk dünyası olarak çalışırsak, eksiklerimizi tamamlayabiliriz.”
“Bir Türk devleti şu veya bu alanda kuvvetlidir, başka bir ülke başka bir alanda kuvvetlidir. Bir ülkenin bu konularda doğal kaynakları vardır, başka bir ülkenin başka doğal kaynakları. Türk dünyası olarak bir bütün halinde çalışırsak büyük bir güç oluruz. Bunun politik bir birleşme olmasına gerek yok. Türkiye'nin ikinci yüzyılı, Türk dünyasının ikinci yüzyılı olacak.”
Kuzey Carolina Üniversitesindeki çalışma odasının duvarları, Türk bayrağı ve Atatürk fotoğrafları ile dolu olan Sancar’ın şu sözleri de gurur verdi:
"Tabii konuştuk, konuşmamda bir tek Atatürk lafı geçmedi. Çünkü Atatürk bunların hepsinin içindedir. Bütün bu söylediklerim Atatürk ve Atatürk’ün arkadaşlarından kaynaklanıyor. Bütün Türkiye’nin etrafına bakın. Hiçbiri Türkiye seviyesinde değiller. Allah bilir ne zaman Türkiye seviyesine gelirler. Bunların hepsinin temelinde Atatürk’ün olduğuna inandığımı herkesin bilmesini isterim. O bakımdan Atatürk’ün resmi ofisimde, Türk bayrağı var, Atatürk’ün resmi var.” (https://www.aa.com.tr/tr/cumhuriyetin-yuzuncu-yili/aziz-sancar-turkiyenin-ikinci-yuzyili-turk-dunyasinin-ikinci-yuzyili-olacak/3035889)
Şöyle düşünüp 100 yıllık cumhuriyetimizin yüz aklarını sıralayacak olsak herhalde ilk sıralarda Aziz Sancar yer alır.
Sadece bilimsel alandaki başarısıyla değil Atatürk’ün fikri ve manevi mirasına bağlılığıyla ve özellikle de Türk milliyetçisi kimliğiyle Aziz Sancar, gençlerimize en iyi rol modeldir.
Cumhuriyeti, en büyük eseri olarak millete armağan eden Büyük Atatürk’ün akıl ve bilim çizgisinden ayrılmadan, kimliğine ve kültürüne yabancılaşmadan, aslında ne ve kim olduğunu unutmadan var olan nesiller ümidindeyiz.
***
Bir yanda akıl ve bilim ile yoğrulmuş bir kesim varken diğer tarafta yapay zekâ esiri olmuş yığınlar var.
Yapay zekâ tarafından üretilen Atatürk ile yan yana fotoğraflarını paylaşanları garipsiyorum.
Atatürkçülüğü şekilci bir forma sıkıştıran bu zihniyetin, kendini layık gördüğü seviyelerin herhalde sınırı yok!
Tanıdıklarıma ‘yahu sen kimsin?’ diye sordum. Tanımadıklarıma ise gülüp geçtim…
Elbet bir yanda yapay zekalılar, bir yanda da sahiden Atatürk’ün mirası üzere akıl ve bilimin yolunda ilerleyenler olacak…
Saygılarımla…
ETİKET :