Sayın Bozbey’in süslü bahanesi…

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, görev süresinin 9’uncu ayında yeniden kameralar karşısına çıktı.

Ve Sayın Bozbey, çok ‘sihirli’ bir ifade kullandı: 10 kere düşünüp, bir kere yapıyoruz!

Vallahi tebrikler! AK Parti, icraatlarını böyle anlatamadı…

İcraat yapmamaya ne süslü bir bahane bulunmuş.

Halbuki daha geçen ay Meclis’te Sayın Bozbey, ‘Bursa’nın kaybedecek zamanı yok’ diyordu.

Daha da önceye gidelim; Sayın Bozbey, seçim sürecinde ‘Bursa’nın sorunlarını da çözümlerini de çok iyi bildiğini’ iddia ediyordu.

***

Ne oldu?

Dağ, fare doğurdu!

Kaybedecek zamanı olmadığı söylenen Bursa, düşünce seanslarıyla yönetilir hale geldi.

Oysa Sayın Bozbey’in ne yapacağını seçilmeden önce düşünmüş ve planlamış olması gerekmiyor muydu?

Bursa, düşünce balonları değil proje görmek istiyor.

Arkasındaki ekrana mali durum tablosundan başka elle tutulur bir proje görseli yansıtamayan Sayın Bozbey’in sözüm ona düşünce maratonu, mazeret dışında ne üretiyor?

Laf, iddia, şüphe, şaibe…

***

Ne kadar sürer?

Görev süresinin 9’uncu ayı, herhalde derin düşünce seanslarının da 9’uncu evresi…

Demek ki somut bir icraat görmemize 1 ay kaldı…

Elbette bu iyimser bir tahmin.Belki de her seans bir ay değil de 3 aydır… Umarım 9 değildir!..Zira o vakit düşünmekten icraata zaman kalmaz.

Fakat her gün trafikte ömründen ömür giden Bursalılar, sevinmeli çünkübaşkanlık katında büyük lodoslar esiyor.

***

Nasıl düşünülüyor?

Acaba o ‘overthinking’ dakikaları nasıl geçiyor?

Derin beyin fırtınalarının koptuğu masalarda kimler oturuyor?

Ve o kimseler, nasıl düşünüyor?

Herhalde “Raylı sistem yapmasak mı?”, “Kentsel dönüşüm için kredilerin düşmesini mi beklesek?”, “Hava kirliliğini çözmek için her mahalleye bir klima mı koysak?” gibisinden fikirler yoktur masada…

Trafiği Bursa’dan daha beter olan ve çözüme Bursa’dan daha uzak olan İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyeleri ile trafik konusunda iş birliği yapıldığını duyunca yukardaki fikirler çok da absürt sayılmaz…

***

Bir çözüm örneği!

Sayın Bozbey ve overthinking ekibinin bulduğu çözümler çok yaratıcı…

Sayın Bozbey önce “İnsanlarımız zehirli hava soluyor. Hangi fabrikadan atıkların geldiği belli” diyor sonra da çözümünü sunuyor:

“İnsan sağlığına kast edenleri 2025 yılında Büyükşehir Belediyesi olarak teşhir edeceğimizi belirtmek istiyorum.”

Tek nefeste böylesi bir tutarsızlık kurmak da maharet gerektirir.

“Yahu Bursa’da suyu da havayı da kirletenleri herkes biliyor. Teşhir etsek ne olur etmesek ne olur” diyen çıkmadı mı o düşünme maratonlarında acaba?

Bulabildiğiniz çözüm bu mu?

***

Düşünerek üretilen laf

TMK 6 şöyle özetlenir: “Müddei iddiasını ispatla mükelleftir!”

Sayın Bozbey, şöyle dedi: …bizleri kayyumla dahi tehdit ettiler. 

Kim, ne zaman böyle bir tehditte bulundu?

Ülkemizde ‘kayyum’ gerçekliğinin temel dayanağı terörle iltisaktır, bunun dışında herhangi bir ‘kayyum ataması’ örneği yoktur.

Buradan bakıp tersten bir okuma yaparsak şayet Sayın Bozbey’in dediği gibi ‘kayyum tehdidi’ yapıldıysa Bursa kamuoyunun henüz bilmediği bir terörle iltisak durumu mu vardır?

Hiç sanmıyorum!

Fakat Sayın Bozbey, bunu hep yapıyor; ortaya bir iddia atıp kafaları bulandırıyor. Nasılsa önünü ardını arayan yok!

***

Bir başka tutarsızlık

Sanki Bursa, özerkliğini ilan etmiş de kimsenin haberi yok!

Belediyenin kaynak aktardığı bazı projelerin yetkisi bakanlıklardaymış…

Bunu içine sindiremediğini vurgulayan Sayın Bozbey, şöyle diyor:

Bursalıların parasının Bursa'da kalması adına bizden alınan tesislerimizin Belediyemize yeniden tahsisini bekliyoruz.

Bakanlıklar sanki Bursa’ya hiçbir şey yapmamış!

Dedim ya o düşünce seansları tutarsızlık üretiyor diye işte örneği!

Sayın Bozbey, Çınarcık Barajı konusunda ne diyor biliyor musunuz?

Şöyle dedi: Gönül isterdi ki bu projeyi BUSKİ değil, DSİ yapsaydı…

Bu noktadaSayın Bozbey’in yönetim anlayışının ‘işine geldiği gibi’ olduğunu görüyoruz.

DSİ kim? DSİ’nin parası kimin?

***

Basit bir öneri

Sayın Bozbey, toplantı da önerilere de açık olduğunu söyledi.

Acizane önerim, 10 kere düşünmeyi bir kere yapmak için değil de bir kere konuşmak için uygulasa daha sağlıklı olur.

İcraat yapmak isteniyorsa 1 kere düşünüp 10 kere yapmayı denemek daha fazla saygıyı hak eder çünkü o bir çaba temsili oluşturur.

Ne yazık ki Büyükşehir’e bakınca çabadan çok sefa iştihası görüyoruz.

***

Bursa için çalışanlara saygıyla…